Görülmemiş, kesintiye uğramış rüyaları görmek
- Dilek Akbaş
- 29 May 2020
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 5 Haz 2020
Thomos Ogden ‘Şu Psikanaliz Sanatı: Görülmemiş rüyaları görmek, kesintiye uğramış çığlıkları duymak’ isimli kitabında psikanaliz çalışmasını rüya çalışması olarak tanımlar ve hastaların görülmemiş, kesintiye uğramış rüyalardan muzdarip olduğunu belirtir. Bu bağlamda analistin veya terapistin görevi hastaların anlamdan yoksun, ham şekilde bulunan deneyimlerinin rüyasını görebilmeleri için onlara eşlik etmek, onlara anlam dünyasının kapısını açmaktır.
Ogden, Bion’un alfa işlevi ve beta öğeleri kavramlarından faydalanarak analistin sahip olması gereken alfa işlevine atıfta bulunur. Beta öğeleri, hastaların rüya düşüncesi, anı haline gelemeyen ham duyu izleri şeklinde olan deneyimleridir. Terapist veya analist alfa işlevi aracılığıyla bu deneyimleri işlemden geçirir ve bu deneyimlerin rüyasının görülmesini sağlar.
Psikoterapi bir yas çalışmasına ek olarak bir rüya çalışması olarak da düşünülebilir. Seanslar içerisinde hastaların yapması gereken tek şey o anda akıllarına ne geliyorsa söylemeleridir. Hastalar geçmiş ve güncel yaşantılarından bahseder. Arzularını, isteklerini, ihtiyaçlarını, korkularını, kaygılarını dile getirir. Analist veya terapist, hastaları kelimelerin içinden ve ötesinden dinler, anlatılanların ardında gizli kalan ifadeleri keşfetmeye çalışır ve hastanın konuşurken doğrudan dile dökemediklerini, kendisinden bile gizlemeye çalıştıklarını bazen kelimelere döker, bazen de sadece dinler.
Seanslar içerisinde hasta bilinç düzeyinde farkındalıklar elde etmekle birlikte kelimelere dökülenler bilinçdışı düzeyde bir yere temas eder ve bu temas rüyaya kapı aralar. Ne zaman ki seans içerisinde dile dökülenler, yaşantılanan deneyimler rüyada kendine yer bulur, o zaman hasta deneyimlerini işlemden geçirmeye ve onlara anlam yüklemeye başlar. Rüyalar aracılığıyla hastalar anılarını hatırlar, onlara farklı bir bakış açısından şimdinin gözlüğüyle bakar ve anlamdan yoksun olanlara anlamlar verir, bir anlama sahip olanları ise yeniden gözden geçirerek onlara yeni anlamlar yükler. Bu süreçte terapist hastaya eşlik eder ve onun deneyimine katılır. Duygusal olarak büyüme ve olgunlaşma hem seans içerisinde hasta ve terapist arasındaki ilişki hem de seans dışında görülen rüyalar aracılığıyla gerçekleşir.
Yorumlar